Sağlıklı Yaşam Yazıları

1 Şubat 2024

İkame tatmin; Duygusal Yeme

İkame Tatmin: Gerçek Duygularla Yüzleşmekten Kaçış Yolu Günlük hayatın telaşı içinde, zaman zaman gerçek duygularımızla yüzleşmek yerine alternatif yollarla tatmin olmaya yöneliriz. Bu duruma “ikame tatmin” denir. Özellikle duygusal olarak zorlandığımız veya rahatsızlık hissettiğimiz durumlarda, gerçek duygularla başa çıkmak yerine, farklı bir şey yaparak kendimizi avutmaya çalışırız. Bu avunma mekanizması genellikle yiyecek, alışveriş, sosyal medya veya diğer bağımlılık yaratan aktiviteler aracılığıyla gerçekleşir. Yemek yeme alışkanlığı, ikame tatminin en yaygın örneklerinden biridir. Stres altında olduğumuzda, üzgün hissettiğimizde veya sıkıldığımızda yiyecek arayışına gireriz. Ancak bu, gerçek duygularla yüzleşmek yerine onları bastırmak anlamına gelir. O anki duygusal boşluğu doldurmak için yiyecek tüketmek, aslında duygusal ihtiyaçlarımızı görmezden gelerek geçici bir rahatlama sağlar. İkame tatminin tehlikeli yanı, sorunları çözmez, aksine onları derinleştirir. Gerçek duygularla yüzleşmeden kaçınmak, duygusal zekamızı engeller ve duygusal sağlığımızı olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle, ikame tatmin yerine duygusal farkındalık ve duygusal zeka geliştirmek önemlidir. Gerçek duygularımızı tanımak, kabul etmek ve sağlıklı şekillerde […]
9 Eylül 2019

Zamanı Verimli Kullanmak

Zamanımızın kontrolü bizim elimizde olduğunda, yaşamın kontrolü de bizde demektir. Eminim sizin de çevrenizde iş – sosyal – özel hayatını dengede tutan ve stres olmadan kendine de zaman ayırabilen insanlar vardır. Gerçek şu ki; hepimizin günde 24 saati var, onlar başarıyorsa siz de başarabilirsiniz.   Öncelikle şunun farkına varın; zamanınızı neyle harcadığınızı bilirseniz daha planlı ve başarılı olursunuz.   Zamanı kontrol edemeyenler                               Zamanın kontrolü elinde olanlar Stresli olurlar                                                                  Günlerini rahat ve stressiz geçirirler Olaylar kontrolden çıkmış hissi yaratır                     Gelişmelerin kontrolü kendilerindedir Bir gün asla yetmeyecektir                                           Gün içinde kahve keyfi […]
31 Ağustos 2019

Denge ve Bütünlük

  Mutsuz ve stresli insan salgınının yayıldığı bir toplumdayız desem sanırım yanılmış olmam. Peki ama bunu kabullenip yaşamaya çalışmak kolay mı? Bana sorarsanız yıllar geçtikçe kafasını kumun altından çıkaranların yani mutluluğuna değer verenlerin sayısı oldukça fazla. Her şeyden önce ilk anahtarımız iletişim olmalıdır. Sağlık, mutluluk ve başarı için kendimizle doğru iletişim kurmayı öğrenmeliyiz. Neden mi? Çünkü kendimizle doğru bağlantıyı kuramazsak yani kendimizi anlayamazsak başkalarını ve en önemlisi yaşamı da anlayamayız.   Kendimizle iletişim kurmanın ilk adımı; bölümlerimiz olduğunu fark edebilmek ve hepsine ayrı ayrı gereken özeni göstermektir. Beden, zihin ve akıl, bilinçaltı, ego, hayaller ve amaçlar. Bu bölümler de kendi içinde başka bölümlere ayrılırlar; beden ve mental sağlığımız, ilişkilerimiz, kariyerimiz, hayallerimiz gibi.   Dengede kalabilmek! Öncelikle dengenin önemini kabul edin. Bölümlerimiz bir bütündür ve dengeli olmalıdır. Nefes alamazsak ölürüz, stresimizi yönetemezsek mutlu olamayız, sosyal olmanın önemini biliriz ancak bilinçaltımızı temizlemezsek eski olumsuz tecrübelerimiz yeni ilişkiler kurmamıza engel olur. Bunun gibi […]
18 Ağustos 2019

Aile Mirası Duygular

    Kendine değer veren ve kendini mutluluğa layık gören kişiler; çocukken anne babaları tarafından her koşulda sevilmiş, kabul görmüş ve desteklenmiştirler. Bu kişiler yetişkin olduklarında özgüven sahibi olurlar ve kendilerini olduğu gibi severler. Peki bunun tam tersi bir çocukluk yaşamış iseniz ne yapmalısınız? Bazı aileler; farkında olmadan ve evet iyi niyetle kendi yaşayamadıklarını çocuklarına yaşatmak isterler veya kendi çözemedikleri sorunlarını size yüklemiş olabilirler. Sürekli eleştirilen, yönlendirilen bir çocukluk geçirdiyseniz belki de şuan onların gerçeklerine ve onların değer yargılarına göre yaşıyor olabilirsiniz! Ailemizin bize söylediği; kızım tembeldir, oğlum çalışkandır, sakardır, yeteneklidir gibi etiketler bizim aile mirası öğrenilmiş değer yargılarımızdır. Bu değer yargıları yapıcı olabildiği gibi yıkıcı da olabilir. Bu sebeple kendi benliğimizi keşfetmemiz ve hayatımızı kendi doğrularımıza göre yaşamamız çok önemlidir. Büyümek; anne babaya bağımlı olmak yerine bağlı olmak ve dilediğimiz gibi özgürce bir yetişkin olarak yaşayabilmektir. Yaşadığınız hayat sizin mi yoksa başkalarının mı anlamak için küçük bir önerim var! […]